Yeni Birlik, 14 Temmuz '23
Bugün çocukluğumun bir kısmının geçtiği Kastamonu'dayım. Orman Bölge'de epey vakit geçirdikten sonra ağaçlığın arasında yürüdüm, toprağın üzerine uzanıp birkaç dakika dinlendim. Gözlerimi açtığımda uzun zamandır görmediğim bir manzarayla karşılaştım. Göğe uzanan ağaçlar... Başımda toplanmış sanki ayılmamı bekliyorlar.
Var olsunlar ağaçlar insanın en iyi dostudur. Bu hakikati çocuklar yetişkinlerden iyi biliyor.
"Kastamonulu" kelimesinin sözlükteki bir karşılığı "nazik, nezaket sahibi"... İnsanlar belki de tabiatla iç içe yaşadıkları için Kastamonulu... Buraları daha iyi hatırlıyorum. Henüz küçük bir çocukken babam beni Kastamonulu meşhur tesbih ustası Ahmet Topaloğlu'nun atölyesine götürürdü. Ahmet bey ihtiyarlığında bile tesbih yapıyordu. Kısa bir süre sonra öldü, hemen sonra oğlu vefat etti. Geride güzel hatıralar ve yıllar içinde yıpranmış bir tesbihi kaldı yadigar... Şimdi de kırk yıl önce okuduğum 91 yaşındaki Gazipaşa İlkokulu'nun önünden geçiyorum. Sanki bu binaların hepsi bana gülümsüyor.
Belki bir başormancı bir de başmimar müessesesi oluşturulmalı. Bunlara ülke sathındaki tabiat düşmanlığıyla, çirkin yapılaşmayla engel olacak süper yetkiler verilmeli. Başmimarın Ankara'da Topkapı III. Ahmed Çeşmesi ayarında bir çeşme inşasıyla başlaması iyi olurdu.
Yine Ankara'da üst seviyede bir eğitim kurumu olarak Mülkiye Lisesi'nin kurulması düşünmeli. Bu lisenin tarihi bir binada eğitim vermesi sağlanmalı veyahut başmimarın gözetiminde yeni bir taş bina inşa edilmeli.
"Gerçek insan iyiliği ancak karşısındaki güçsüz bir yaratıksa bütün saflığıyla, özgürce ortaya çıkabilir. İnsan soyunun gerçek ahlaki sınavı, temel sınavı onun merhametine bırakılmışlara davranışında gizlidir, hayvanlara... Ve işte bu açıdan insan soyu temel bir yenilgi yaşamıştır, o kadar temel bir yenilgi ki, bütün öteki yenilgiler kaynağını bundan almaktadır". Bugün 94'ünde vefat eden Milan Kundera böyle demişti. Bu yenilgiye ağaçları da dahil etmek lazımdır.
Ahmet Topaloğlu |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder