İnsanlar okumaya başladıkları kitabı bitirmek isterler. Bunun için hangi kitabı okumaya başladığımız çok önemlidir.
İngiliz Polisiye Yazarlar Birliği tarafından tüm zamanların en iyisi seçilen Zamanın Kızı Türkçe'de ilk kez yayınlandı. Josephine Tey kitabında tarih yazıcılığını eleştiriyor. III. Richard'ın yanlış yorumlandığını öne sürüp "gerçek, zamanın kızıdır" diyor. Halbuki kitap, sonunda gerçeğin zamanın hiç doğmayan torunu olabileceğini düşündürtüyor.
İngiliz Polisiye Yazarlar Birliği tarafından tüm zamanların en iyisi seçilen Zamanın Kızı Türkçe'de ilk kez yayınlandı. Josephine Tey kitabında tarih yazıcılığını eleştiriyor. III. Richard'ın yanlış yorumlandığını öne sürüp "gerçek, zamanın kızıdır" diyor. Halbuki kitap, sonunda gerçeğin zamanın hiç doğmayan torunu olabileceğini düşündürtüyor.
"...Grant uzandığı yerde o İngiltere'yi düşündü. Uğruna Güller Savaşı'nın yapıldığı İngiltere'yi. Cumberland'den Cornwall'a kadar tek bir fabrika bacası bulunmayan yeşil, yemyeşil bir İngiltere. Henüz çitle çevrilmemiş, av hayvanlarının cirit attığı canlı, koca ormanlara ve bolca av kuşu barındıran geniş bataklıklara sahip bir İngiltere."
Zaten kitapların temel fonksiyonu budur. Düşündürmek... Böylece insanları sunilikten uzaklaştırdığını düşünüyorum. Farklı bir dünyaya yolculuk yapar ve kendi dünyamıza oradan bakarız. Bu sahiciliğin ta kendisidir işte...
Geçenlerde Antalya'ya bir toplantıya giderken Isparta'ya ve Orman Bölge Müdürlüğü’ne uğradık. 1990-92 arası oturduğumuz sitede bir süre dolaşıp vakit geçirdim. Ne güzel hatıralar var burada. Evin önündeki sedir ağaçları epey büyümüş; yapraklı ağaçlar yapraklarını dökmüş... Lokalin önündeki beyaz güller ise yine çok güzel…
Zaten kitapların temel fonksiyonu budur. Düşündürmek... Böylece insanları sunilikten uzaklaştırdığını düşünüyorum. Farklı bir dünyaya yolculuk yapar ve kendi dünyamıza oradan bakarız. Bu sahiciliğin ta kendisidir işte...
Geçenlerde Antalya'ya bir toplantıya giderken Isparta'ya ve Orman Bölge Müdürlüğü’ne uğradık. 1990-92 arası oturduğumuz sitede bir süre dolaşıp vakit geçirdim. Ne güzel hatıralar var burada. Evin önündeki sedir ağaçları epey büyümüş; yapraklı ağaçlar yapraklarını dökmüş... Lokalin önündeki beyaz güller ise yine çok güzel…
O zamanlardan kalan, hala görüştüğümüz dostlarımız da var. Emekli olan Safi Karagöz abiyle sık sık mesajlaşıyoruz. Hasan Hüseyin Aydınlı ve Ortaokul arkadaşım Hakan Ergün yine Isparta’da... Rahmetli Burhan Zorlu’nun iç mimar kızı Bilge ise İstanbul’da yaşıyor. Hepsine ve görüşemediklerimize de selam olsun.
Merkez Ortaokulu’nun yanındaki eski Halil Hamit Paşa kütüphanesi yıkılmış… Ortaokulda vakit geçirdiğimiz ve bize kitapları sevdiren bir yerdi. Üzerinde Resimli Bilgi ansiklopedileri olan köşedeki dikdörtgen masa artık yok. Ve başımı kaldırıp Davraz dağını görüyorum. O yıkılmamış, bütün heybetiyle bizi selamlıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder