1993'te Gusinsky, bir dizi önde gelen gazeteciyle birlikte günlük bir siyasi gazete olan Sevodnya'yı kurdu. Aynı yılın sonunda özel televizyon kanalı NTV'yi kurdu. NTV Birinci Çeçen Savaşı'nda Rus hükümetini eleştiren yayınlara imza attı. Aralık 1994'te, Rus Gizli Servisi'ne Gusinsky'nin ofislerine girilmesi emredildi. Gusinsky ve ailesi Rusya'yı terk etmek zorunda kaldı. Ancak beş ay sonra geri dönebildi.
1997'de Most Group, tüm medya varlıklarını yeni bir varlık olan Media Most altında birleştirdi. Yeni medya holdingi NTV, TNT, Echo Moscow, Seven Days Yayınevi, diğer radyo istasyonları ve film stüdyolarını içeriyordu ve Rusya'daki en büyük medya holdingiydi. Kasım 1998'de, ABD'li Hughes Communications tarafından inşa edilen "Media Most" uydusu Bonum 1, Florida'daki Cape Canaveral'dan fırlatıldı. Bu, Rusya'daki ilk özel ticari uyduydu ve ilk kez ABD tarafından inşa edilen ve fırlatılan bir uydu Rusya topraklarından kontrol ediliyordu.
1999'da Gusinsky kendisini daha önce bahsettiğimiz Yeltsin'in iç kabinesi "Aile"nin dışında konumlandırıp tarafsız bir çizgiyi seçti. Eylül 1999'da 300 kişinin öldüğü Apartman Bombalamaları'nda Kremlin, bombalamalardan Çeçen ayrılıkçıların sorumlu olduğu görüşünü savunurken bir grup gazeteci patlayıcıları FSB ile bağlantılı kişilerle ilişkilendiren bazı deliller ortaya çıkardı. Gusinsky'nin NTV'si bağımsız bir tavır almaya karar verdi ve FSB'nin yaklaşan seçimleri etkilemek amacıyla patlamaları düzenleme olasılığını araştıran bir dizi haber yaptı. Gusinsky'e bu yönde yayınları NTV'den kaldırması veya sonuçlarına katlanması için bir ültimatom verildi. Kendisi soruşturmayı bitirmeyi reddetti. Bu da Gusinsky ile Kremlin arasındaki ilişkilerin kırılma noktası oldu.
Putin 31 Aralık 1999'da istifa eden Yeltsin'in yerine devlet başkan vekili oldu. Daha sonra da seçimle başkanlığı aldı. Haziran 2000'de Başsavcılık, Gusinsky aleyhinde "Rus Video" şirketiyle bağlantılı olarak fonların kötüye kullanılması nedeniyle soruşturma başlattı. 13 Haziran'da Moskova'da tutuklandı ve kötü şöhretli Butyrka Hapishanesine gönderildi.
Tutuklanmasından kısa bir süre sonra Kremlin temsilcileri, Gusinsky'ye "Media Most"u 300 milyon ABD Doları gibi oldukça düşük bir meblağ karşılığında Gazprom Media'ya satmasını teklif etti. Kamuya açık bir skandal patlak verdi ve Gusinsky'nin 14 Haziran'da tutuklanmasının ertesi günü bir basın toplantısında ABD Başkanı Clinton'a Gusinsky'nin tutuklanmasıyla ilgili düşünceleri soruldu. Clinton, insanların Kremlin'i eleştirdikleri için tutuklanması gerektiğini düşünmediğini söyledi. İspanya'yı ziyaret eden Putin, konuyla ilgili soruları yanıtlamak zorunda kaldı. Putin'in yanıtlarından biri şuydu: "Bu konuda hiçbir şey bilmiyorum ve Rusya Başsavcısı ile iletişime geçemiyorum. Üç gün sonra Gusinsky hapisten çıktı ve 16 Haziran 2000'de ev hapsine alındı. Temmuz ayında, tüm medya varlıklarını 300 milyon ABD Dolarına satan anlaşmayı imzaladı. Soruşturma kapatıldı ve Gusinsky hemen Rusya'dan ayrıldı ve İspanya'ya geçti.
17 Kasım'da Media Most, Gazprom'un garantileri ve mevcut ve gelecekteki yükümlülükleri için bir uzlaşma anlaşması imzaladı. Buna rağmen Interpol'ün Rusya şubesi Interpol merkezine başvurdu ve Gusinsky'nin tutuklanıp iade edilmesini talep etti. Interpol talebi reddetti ama bu kez doğrudan İspanya'daki yerel Interpol şubesine başvurdular. Gusinsky 12 Aralık'ta Rusya'nın talebi üzerine bu kez İspanya'da tutuklandı. 22 Aralık'ta hapisten çıktı ve İspanya'nın güneyindeki evinde ev hapsine alındı. 2001'in Ocak ayında Gusinsky, hak ve özgürlüklerinin ihlali nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde Rusya aleyhine dava açtı. Nisan ayında Audiencia Nacional Gusinsky'nin iade talebini reddetti. Rusya Federasyonu Gusinsky aleyhine yeni bir ceza davası açtı ve Gazprom'a borçlu olunan paranın aklanması iddiasıyla yeni bir tutuklama emri çıkardı. İspanya'dan yeni bir tutuklama talebinde bulundu ancak Gusinsky İsrail'e gitmişti.
Mayıs 2002'de Gusinsky dünya çapında tarafsız Rusça haber yayını yapacak RTV International adlı yeni bir televizyon kanalı kurdu. Ekim ayında internet haber sitesi Newsru.com u faaliyete geçirdi. Ağustos 2003'te Gusinsky, Rusya'nın başka bir iade talebi üzerine Yunanistan'da tutuklandı. Birkaç gün sonra kefaletle serbest bırakıldı. Bu dönemde akşam yemeğine çıktığı bir gün otel odası soyuldu. Ekim 2003'te Atina Temyiz Mahkemesi, Rusya Federasyonu tarafından Gusinsky'e yöneltilen suçlamaları inceledikten sonra iade talebini reddetti. Mayıs 2004'te de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Gusinsky'e yönelik tutuklama ve suçlamaların İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Sözleşme'ye aykırı olduğu kararını verdi.
Gusinsky bu dönemde medya şirketlerini New Media Distribution Company (NDMC) adlı yeni bir holding şirketinde birleştirdi. Genel merkezi Cayman Adaları'ndaki George Town'da olan NMDC son 10 yılda yüksek izleyici oranlarına sahip 3.000'den fazla yapım üretti. Nisan ayında Ukrayna'ya yönelik Newsru.ua adlı internet portalını kurdu. Mart 2008'de Konstantin Kagalovsky ile beraber Ukrayna'da TVi kanalını hizmete açtı. Bütün bunlar Gusinsky'nin medyaya ve yayıncılığa olan tutkusunun devam ettiğini gösterdi.
Yıllar sonra Smolensky Rusya'nın ilk özel bankacısı olacaktı. Rusya'nın en büyük özel bankalarından biri olan Bank Stolichny'nin kurucusu ve başkanı oldu.
David Hoffmann onun devletin mürekkebini aldığı için cezalandırılmış birisi olmaktan Kremlin'de Yeltsin'le oturup sohbet eden birisine dönüşmesi hakkında "bu Rusya'nın komünizmden kapitalizm ve demokrasiye geçişinin hikayesidir" der.
1998'de, tarım sektöründeki bütün varlıklarını daha sonra adı SBS-Agro olarak değişecek olan Agroprombank'ta birleştirdi. SBS-Agro, 1998 Rusya mali krizinde yatırımcılarının birikimini silerek iflas etti. Bankasının iflas etmediğini, yalnızca ülke geneline yayılmış çeşitli yapılara bölündüğünü söyledi. 1999'da hakkında zimmete para geçirme ve kara para aklama suçlamalarını içeren bir tutuklama emri çıkarıldı. Ancak bu tutuklama emri daha sonra düşürüldü. 2003'te grubunun adını OVK Bank olarak değiştirdi ve oğlu Nikolay'a devretti. Nikolay da kısa süre içinde OVK Bank'ı Vladimir Potanin'e sattı.
Smolensky 2006'dan 2011'e kadar edebiyata merak saldı ve siyasi gerilim türünde yedi kitap yayınladı. Bu eserler Rus seçkin tabakasının hayatından gerçek hikayelere dayanıyordu. 2011'den sonra göz önünden kayboldu. Hayatını Viyana'da sürdürdüğü söyleniyor.
Bir diğer oligark Vitaly Malkin 16 Eylül 1952 Pervouralsk doğumludur. Servetini bankacılık sektöründe ortağı Bidzina Ivanishvili ile beraber kazandı. İkisi 1998 krizi öncesi Rusya'nın üçüncü büyük bankası olarak kabul edilen Rossiysky Kredit'i kurdu. Forbes dergisine göre 1 Milyar dolarlık serveti vardı.
2004'te Doğu Sibirya Buryatya cumhuriyetini temsilen Rusya Federasyon Konseyi'nin üyeliğine seçildi. 2012'de ABD'de Magnitsky Yasasına karşı görüşmeler yapmak üzere görevlendirilen dört Rus senatörden oluşan bir heyete başkanlık etti.
Kanada'da yayınlanan National Post gazetesine göre Malkin'in Kanada'ya girişi Mayıs 2009'da reddedildi. Haberlere göre kara para aklama ve uluslararası silah anlaşmalarına karışmakla suçlanıyordu.
2013 yılında, Rus yolsuzlukla mücadele aktivisti Aleksey Navalny blogunda Malkin'in Kanada'daki mülklerini beyan etmediğini ve kendisinin İsrail pasaportu olduğunu gösteren belgeler yayınladı. Mart 2013'te Malkin, çifte vatandaşlık sorunu nedeniyle Federasyon Konseyi'nden istifa etti.
|
Malkin |
Monaco'da ikametgahı olduğu bilinen Malkin'in Credit Suisse bankasından 490 milyon euroluk bir hak iddia ettiği geçen yıl İsviçre basınında yer aldı. İsviçre medyasından L'illustré'ye göre şirket yetkilisi Patrice Lescaudron, Vitaly Malkin'inkiler de dahil olmak üzere müşterilerinin varlıklarını, hisseleri aniden çöken bazı şirketlere yatırdığı iddia ediliyordu.
Mikhail Fridman 21 Nisan 1964'te Lviv'de doğdu. Moskova Çelik ve Alaşımlar Enstitüsü'nde metalürji mühendisliği eğitimi gördü. Bir üniversite öğrencisiyken Strawberry Fields adlı bir öğrenci diskoteği işletti. Mezun olduktan sonra bir makine fabrikası olan Elektrostal'da mühendis olarak çalıştı. Perestroyka yıllarında Fridman okuldan arkadaşlarıyla beraber pencere yıkama işi, yabancılar için bir apartman kiralama acentesi ve kullanılmış bilgisayar satan bir şirket kurdu. Sonrasında emtia ve petrol ticaret şirketi Alfa-Eco'yu ve yatırım şirketi Alfa Capital'i kurdu. Ocak 1991'de Fridman işlerinden elde ettiği 100.000 dolarlık kârını kullanarak Alfa-Bank'ı kurdu. Şirket, Rusya'daki en büyük özel bankalardan biri haline geldi.
Fridman'la Petr Aven'in ortaklığı bu yıllarda başladı. Aven 1994'te Alfa-Bank'ın başkanı oldu. İkisi 17 Ağustos 1998'deki ruble krizinden birkaç gün önce Rus devlet tahvillerinin çoğunu sattılar ve 1998 Rusya mali krizinden nispeten zarar görmeden çıktılar.
Fridman'ın yatırım yaptığı sektörlerden biri perakende sektörüydü. 1995 yılında Moskova'da Perekrestok süpermarket zincirini kurmuştu. 2006 yılında X5 Retail Grup'u kurdu. X5, Aralık 2010'da başka bir market zinciri olan Kopeyka'yı 1,65 milyar dolara satın alarak Rusya'nın en büyük gıda perakendecisi oldu.
Alfa Grup, 2001 yılında Golden Telekom'un %44 hissesini satın aldı. Ayrıca Rusya'da büyük bir GSM operatörü olan Vimpelcom'da stratejik bir hisse satın aldı. Grup adını 2005 yılında Altimo olarak değiştirdi. Aralık 2005'te Altimo Türkiye'nin en büyük telekom şirketi olan Turkcell'in %13.2 hissesini satın aldı. 2012'de Fridman, MegaFon'daki tüm hissesini 5 milyar dolara sattı.
1997'de Fridman, Sibirya'da bir petrol şirketi olan devlete ait TNK'yı 800 milyon dolara satın almak için Len Blavatnik ve Viktor Vekselberg ile işbirliği yaptı. Şubat 2003'te Çokuluslu petrol ve gaz şirketi BP ile TNK-BP ortak girişimi kuruldu. Birleşmenin ardından TNK-BP, Rusya'nın üçüncü büyük petrol üreticisi ve dünyanın en büyük 10 özel petrol şirketinden biri haline geldi. Fridman dokuz yıl TNK-BP başkanlığı, üç yıl da CEO olarak görev yaptı. Mayıs 2012'de TNK-BP'nin CEO'luğundan istifa etti. 2013'te TNK-BP, Rusya'nın devlete ait enerji grubu Rosneft'e 56 milyar dolara satıldı. Fridman ve Rus ortakları ham petrol fiyatları zirvedeyken %50 hisseleri için 28 milyar dolar aldılar.
Fridman ve Alfa Grup'tan ortakları TNK-BP'deki hisselerinin satışından elde ettikleri geliri kullanarak 2013 yılında merkezi Lüksemburg'da bulunan uluslararası yatırım şirketi LetterOne'ı (L1) kurdular ve Fridman şirketin başkanı oldu. 31 Aralık 2013 itibariyle, LetterOne'ın yönetimi altında 29 milyar dolarlık varlık vardı. Mayıs 2015'te Mervyn Davies (Lord Davies) LetterOne'ın başkan yardımcılığına ve eski İsveç Başbakanı Carl Bildt danışmanlığa olarak atandı.
2013'te LetterOne ayrıca özellikle petrol fiyatlarındaki düşüş sırasında düşük değerli uluslararası petrol ve gaz varlıklarına odaklanan L1 Energy'yi kurdu. John Browne (Lord Browne) danışma kuruluna atandı ve Mart 2015'te başkanı oldu.
|
Fridman |
3 Mart 2015'te L1 Energy, uluslararası petrol ve gaz şirketi DEA'yı Alman kamu kuruluşu RWE'den 7 milyar dolara satın aldı. Genel merkezi Hamburg, Almanya'da bulunan ve İngiliz Kuzey Denizi'nde geniş varlıklara sahip olan RWE DEA, 2013'te toplam 2,6 milyar metreküp doğal gaz üretim kapasitesine sahipti. Ekim 2015'te LetterOne Grup Kuzey Denizi'nde bulunan üç Norveç üretim sahasının hisseleri dahil olmak üzere, Alman kamu şirketi E.ON'un toplamda 43 Norveç petrol ve gaz saha hissesini 1,6 milyar dolara satın aldı. Şubat 2016'da LetterOne Uber'e 200 milyon dolar yatırım yaptı. 2012'de Fridman, ABD Doğu Kıyısı boyunca gayrimenkullere 1 milyar dolarlık yatırım yapmak için Amerikalı emlak geliştiricisi Jack Rosen ile ortaklık kurdu.
Haziran 2016'da LetterOne, küresel sağlık sektöründeki yatırımlar için ABD'de 3 milyar dolarlık L1 Health fonunu başlattı. Aralık 2016'da LetterOne, Avrupa ve Birleşik Krallık'ta perakende sektörüne 3 milyar dolar yatırım yapmak için merkezi Londra'da bulunan L1 Retail'i kurdu. Haziran 2017'de LetterOne'ın L1 Retail bölümü, Avrupa'nın en büyük sağlıklı gıda mağazası zinciri olan Holland & Barrett'ı 2,3 milyar dolara satın aldı.
Ocak 2018'de, Rusya'ya yönelik 2017 ABD Kongresi yaptırımlarından kaynaklanan olası yaptırımlara ilişkin endişeler nedeniyle Fridman, Alfa-Bank'ın Rusya'nın savunma sanayisindeki varlıklarını aşamalı olarak sonlandırdığını duyurdu. 28 Şubat 2022'de Avrupa Birliği Rusya'nın Ukrayna'yı işgaline yönelik Rus yetkililere ve oligarklara uygulanan yaptırım paketinin bir parçası olarak Fridman'ın tüm varlıklarını dondurdu. Fridman bu dönemde savaşın yüzlerce yıldır kardeş olan iki ulusa zarar vereceğini söyledi ve akan kanın durması çağrısında bulundu. Kişisel servetinin 1 milyar dolarını kurucu ortağı olduğu bir Ukrayna bankasına aktarmayı teklif etti.
1996'da Fridman, Rus Yahudi Kongresi'nin kurucularından olup başkan yardımcılığı ile kültür komitesi başkanlığı yapmıştır. Dinler arası diyaloğu destekleyen Avrupa Yahudi Fonu'nun önemli bir bağışçısıdır. 2007'de Stan Polovets, Alexander Knaster, Petr Aven ve German Khan ile birlikte, amacı dünya çapında Rusça konuşan Yahudiler arasında Yahudi kimliğini geliştirmek ve ilerletmek olan Genesis Philanthropy Group'u kurmuştur. Grubun 2012'de kurduğu Genesis Ödülü, Yahudilerin insanlığa katkılarına her yıl verilen milyon dolarlık bir ödüldür.
Fridman uzun yıllar Moskova'da yaşadı ve genellikle Londra, Paris, Amsterdam ve Hamburg gibi Avrupa şehirlerini sık ziyaret etti. Ancak 2015'te Londra'ya taşındı ve ana ikametgahı olması için 65 milyon sterline Athlone House'u satın aldı. İki evliliğinden dört çocuğu var ama vasiyetinde servetini hayır kurumlarına bırakacağını duyurdu. Bloomberg Milyarderler Endeksi'ne göre Ağustos 2022'de Fridman'ın serveti 11,2 milyar dolardı.
Financial Times'ta 9 Mart 2023'te yer alan habere göre Mikhail Fridman ve Petr Aven Batı yaptırımlarından kurtulmak için Alfa-Bank'taki hisselerini elden çıkarmaya hazırlanıyorlar. Fridman ve Aven'in kadim iş ortağı Andrei Kosogov, Rus bankasını Kıbrıs merkezli ana şirketinden 2.3 milyar dolar karşılığında satın almayı kabul etti.
Oleg Deripaska 2 Ocak 1968 doğumludur. Babasının babası Timofey Deripaska (1918-1945) İkinci Dünya Savaşı sırasında ölmüş ve Avusturya'da bir toplu mezara gömülmüştü. Deripaska dedesinin anısına Çekya sınırına yakın Laa an der Thaya kasabasında bir Rus Ortodoks kilisesi inşa ettirmiştir. Deripaska'nın ilk işi annesinin Ust-Labinsk'te çalıştığı fabrikadaydı. 11 yaşında elektrik motorlarının bakımını yapan bir elektrikçi çırağı oldu. 1985'te girdiği Moskova Devlet Üniversitesi'nin fizik bölümünü bitirdi. 1986'dan 1989'a kadar Sibirya'nın Trans-Baykal bölgesindeki Sovyet Stratejik Füze Kuvvetleri'nde görev yaptı.
|
Deripaska |
Deripaska, 25 yaşında arkadaşlarıyla beraber ilk metal ticaret şirketi VTK'yı kurdu. Deripaska, düşük Rus fiyatlarından metal satın alarak ve yurtdışında daha yüksek uluslararası piyasa fiyatlarından satarak ihracat yaptı. Güney Sibirya'daki Sayanogorsk alüminyum izabe tesisindeki ilk hisse paketini satın almak için neredeyse tüm ticaret kârını kullandı. 1990'larda Rusya'da işadamları arasında devlete ait varlıkları ele geçirmek için şiddetli mücadelelerin yaşandığı "alüminyum savaşlarının" galibi olarak nitelendirilir. 2000 yılında Sibirsky Aluminium, Roman Abramoviç'in Millhouse Capital'i ile ortak oldu ve Rusal kuruldu. 2007'de Rusal, SUAL Group ve Glencore International AG ile birleşerek UC Rusal kuruldu. Rusal 2015 yılında China Hongqiao Group onu geçene kadar dünyanın en büyük alüminyum üreticisi olmaya devam etti.
Rusya'nın en büyük holdinglerinden biri olan Basic Element'i kuran Deripaska alüminyumun yanısıra enerji, imalat, ticari araçlar, otomobil parçaları, finans ve sigorta hizmetleri, leasing işleri dahil olmak üzere çeşitli sektörlerdeki şirketlerde hisse satın aldı. Yatırım yaptığı şirketler arasında Sibirya enerji şirketi EuroSibEnergo, Rusya'nın en büyük sigorta şirketlerinden biri olan Ingosstrakh, otomobil, kamyon ve otobüs üreticisi GAZ Grubu, Kuban Agro Holding vardı.
Deripaska, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yakın ilişkiler geliştirdi. 2006'da basında sızan ABD kaynaklı raporlarda Deripaska "Putin'in düzenli olarak görüştüğü iki üç oligark arasında sayılıyor ve Putin'in yurt dışı gezilerindeki bir demirbaş olarak tanımlanıyordu.
Şubat 2018'de Alexei Navalny, Deripaska ile Rusya Başbakan Yardımcısı Sergei Prikhodko'un Norveç kıyılarında seyahat eden bir yatta gerçekleştirdiği görüşmeye dair bir video yayınladı. İddiasına göre Deripaska 2016 Amerika Birleşik Devletleri seçimlerine müdahale etmeyi amaçlayan Rus hükümeti ile Paul Manafort arasında aracılık yapmıştı. Mart 2018'de, Deripaska ile yakınlığı olduğunu iddia eden Belaruslu bir eskort, Anastasia Vaşukeviç, Bangkok'ta hapse atıldığında elinde 16 saatten fazla ses kaydı bulunduğunu ve bu kayıtların Amerikan seçimlerine olası Rus müdahalesine ışık tutabileceğini söyledi. Kayıtları sığınma karşılığında Amerikan makamlarına teklif etti, ancak sınır dışı edildi ve bir Rus havaalanında tutuklandı.
2014'te Kırım'ın Rusya tarafından ilhak edilmesiyle ilgili nedenlerle 2018'de ABD yaptırımları altına alındı. Deripaska 2022'de Rusya'nın Ukrayna'yı işgali nedeniyle İngiliz hükümeti tarafından varlıkların dondurulması ve seyahat yasakları da dahil olmak üzere yaptırım uygulanan yedi oligarktan biriydi. 27 Şubat 2022'de Deripaska "barış çok önemli, müzakerelerin bir an önce başlaması gerekiyor" açıklaması yaptı. Şubat 2022'de Deripaska, Ukrayna'daki savaşın Rusya'ya 200 yıllık bir lanet getireceğini söyledi. Takip eden dönemde Moskova'daki bir üniversitede bu amaçla düzenlediği basın toplantısında Rusya'nın Ukrayna'yı askeri saldırısıyla yok etmesinin büyük bir hata olacağını söyledi. 20 Aralık 2022'de Financial Times, bir Rus mahkemesinin Soçi'de Deripaska'ya ait 1 milyar dolar değerindeki lüks bir otel kompleksine el konulması kararından bahseden bir yazı yayınladı. Kaynaklara göre varlıklarına el konulması savaşı eleştirmesiyle tetiklenmişti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder