Dünya Bizim, 8 Mayıs '20
Rahmetli Turgut Özal’ın zehirlenip zehirlenmediğiyle ilgili bir araştırma yapıldı biliyorsunuz. Mezarı açıldı. Bu esnada kafatasının gövdesinden ayrılmış olduğu bilgisini gazetelerden okuduk. Bu da bize şunu düşündürdü. Acaba fethi kabir yapılacak diye oraya bir şey mi kondu? Çünkü dünyada meşhur insanların, devlet adamlarının, sanatçıların kafatasını toplayan kimseler var. Mozart’ın, Beethoven’ın, Haydn’ın, Francisco Goya’nın kafatasları mezarlarından alınmış. Shakespeare’in de kafatasının mezarında olmadığını 2016’da gazetelerden okuduk.
Yale Üniversitesi’nin bir öğrenci topluluğu olan Skull and Bones var mesela. İsmiyle müsemma Kurukafa ve Kemikler Cemiyeti… Alelade bir cemiyet değil, baba Bush, oğul Bush ve William Howard Taft gibi ABD başkanları bu cemiyete üyeydiler. Yine eski bir ABD başkanı olan Martin Van Buren’ın kafatasını, Kızılderili reisi Geronimo’nun kafatasını çalmakla suçlandı bu cemiyet…
Tabii bütün bunlar aklımıza şunu getiriyor: Acaba bizim rahmetli devlet adamlarımızın, meşhur sanatçılarımızın kafatasları mezarlarında duruyor mu? Siz koleksiyoncu olsaydınız Türkiye’den kimin kafatasını alırdınız? II. Abdülhamid’in mi? Mehmet Akif Ersoy’un mu, Nihal Atsız’ın mı?
Fatih Sultan Mehmet'in türbesinin restorasyonu sırasında orada bulunan birkaç kişi huzurunda mezarının açıldığı ve bu kişilere mezarda gördükleriyle ilgili yemin ettirildiği bilgisi var. Bu sır ne olabilir ki… Şüphe duyuyorum. Yine Mimar Sinan'ın, II. Kılıçarslan’ın, I. Alaeddin Keykubad’ın kafataslarının kayıp olduğunu kamuoyu biliyor. 1935'te Türk Tarih Tetkik Cemiyeti antropolojik bir araştırma başlatıyor. Birçok kişinin yanı sıra Mimar Sinan'ın da mezarı açılıyor. Mimar Sinan'ın kafatasının kurulacak antropoloji müzesinde sergileneceği 1935 Ağustos gazetelerinde yer alıyor. Ama ne antropoloji müzesi kuruluyor ne de kafatası yerine koyuluyor. Bugün sırra kadem basmış durumda…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder